
PANDEMİ SÜRECİNDE ÇOCUKLARIMIZ İÇİN NE ZAMAN PSİKOLOJİK YARDIMA BAŞVURMALIYIZ?
Alınan tüm önlemlere rağmen çocuklar bu zor dönemden psikolojik zarar görebilirler. Çocukların etkilenmelerinin göstergesi huy değiştirmeleri ve davranışlarının değişikliğe uğramasıdır. Eskiye göre olumsuz sayılabilecek davranışların çoğalması, gece yalnız yatamama, alt ıslatma (çiş/kaka kaçırma), az konuşma, sinirli olma, hassaslaşma, kazanılmış becerilerde destek bekleme, uyku düzensizliği, iştahsızlık, sürekli yemek yeme isteği, vurma, takıntılı davranışlar ve ölüm düşünceleri değişen davranışlara örnek gösterilebilir.
Normal zamanlarda bu davranışlara verilen tepkiler ile bu süreçte verilen tepkiler tabi ki aynı olmamalıdır. Bu dönemde daha anlayışlı daha çözüm odaklı yaklaşılarak sorunların çözümleri aranmalıdır. Sabırsızlıkla verilen bir bağırma tepkisi ile davranıştaki sorun çözülmeyecektir. Anlayışlı yaklaşmak çocuğun her istediğinin yapılması anlamına gelmez. Bu dönemde çocuğunuzun yaşadığı sıkıntıları konuşabilmek anladığımızı ona aktarabilmek doğru yöntemlerden biridir. Doğru tutumlara rağmen davranışlar tekrarlanıyor ve baş edilemez oluyorsa vakit kaybetmeden psikolojik destek için psikoloğa başvurulmalı (öncelikle telefonla ya da online olarak) danışmanlık alınmalı.
Evde kalma döneminde annelerden en sık duyulan ifade “çok yüz göz olduk beni hiç dinlemiyor” gibi cümlelerdi. O dönemin de getirisi olarak çocukların sürekli göz önünde olması nedeniyle çok sık eleştirilmeleri olumsuz dile maruz kalmaları da olumsuz davranışların artışına dair rol oynamaktadır. Bu nedenle olumlu dil kullanılmalı ufak da olsa yapılan olumlu davranışlar çabucak olumlu şekilde söylenmeli ve pekiştirilmeli.
Bu sürece adapte olmak yetişkin bireyleri bile zorluyorken çocuklara dair uyum beklentilerimizi de gözden geçirmeli dikkat süreleri kurallara uyma davranışları ve diğer konular da onları zorlayıp zorlamadığımızı analiz etmeliyiz.
Bazı durumlar acil psikiyatrik müdahale gerektirebilir. Bu durumlar yaşanıyorsa mutlaka çocuk ergen psikiyatristlerine başvurulmalıdır.
Yeme-içme reddi
Hiç konuşmama
Kendi kendine konuşma olmayan şeyler görme veya duyma
Hareketlerin yavaşlaması donup kalma,
Uygunsuz cinsel davranışlar, saldırganlık, paranoya,
Zarar görme korkuları, kendisine kötülük yapılacağı korkusu
Düşüncelerinin yayıldığı düşüncesi, davranışlarının başkaları tarafından
kontrol edildiği şüphesi
Uykusuzluğa rağmen aşırı enerjik olma
Sebepsiz gülme mutlu olma
Yataktan çıkmama, odadan hiç çıkmama, televizyon Bilgisayardan korkma
Çevreye yabancılaşma
Aşırı yiyip kusma atakları, aşırı zayıflama
Madde kullanım şüphesi
Özellikle 0-4 yaş arası çocuklarda önceden de var olanancak bu dönemde ağırlaşan iletişimde gerilik göz kontağında azalma çıkarılan ses ya da kelimelerin yok olması, isme dönmeme, komuta ilgi göstermeme, kişilerdense eşyalara mekanik veya döngüsel şeylere odaklanma, oyuncakları işlevi ile kullanmama basit taklit hareketlerini yapmama, sosyal çevreden kaçınma
İntihar girişimi, ölümden sık bahsetme
Obsesif Kompulsif tanısı var olanların takıntılarının çok ağırlaşmış olması
Psikiyatrik tanı konmuş bozukluğu olanlarda ciddi değişimler depresif bir tablo çizerken bir anda çılgınca mutluluk hissetme
Şiddetli panik ataklar
Learn More
Çocuklarda Davranış Bozukluğu Ölçütleri
Davranış bozuklukları çocuğun çeşitli ruhsal ve bedensel nedenlere bağlı, iç çatışmalarını davranışlarına aktarması sonucu ortaya çıkar. Hırçınlık, sinirlilik, saldırganlık, inatçılık, yalan, çalma, küfür gibi davranışlar davranış bozukluklarının örnekleridir. Bir çocuğun davranışının bozukluk boyutunda sayılabilmesi için bazı ölçütler gerekir.
- Yaşa uygunluk: Her gelişim döneminin kendine özgü davranışları vardır. Bu nedenle çocuğun içinde bulunduğu gelişim döneminin özelliklerini iyi bilmek gerekir. Ör; 2 yaş çocuğu negativist, hareketlidir ve istenilen şeyi yapmaz. Freud’un anal, Erikson’ un özerkliğe karşı kuşku ve utanç dönemine rastlayan bu yaşlarda çocuk, özerk bir birey olduğunu öğrenir. Kendisi istemeyince altının değiştirilmesini istemez, öpülmeyi reddeder. 3-5 yaş çocuğu dikkat çekmek ister.Hayal dünyası çok geniş olduğu için inanılmaz öyküler anlatabilir.Henüz yalanla yalan olmayanı ayırt edemezler. Bu nedenle bu yaşlardaki çocukların anlattıkları yalan olarak kabul edilmezken, 11-14 yaşlarındaki çocuklarda görülen yalan normalden sapan bir davranış olarak kabul edilir.
- Yoğunluk: Bir davranışın bozukluk olarak kabul edilmesindeki 2. Ölçüt yoğunluktur. Ör; 5 yaş çocuğunda öfke ve huysuzluk doğalken, bu davranış başkasına fiziki zarar verme şekline dönüşürse, davranış bozukluğu kategorisine girer.
- Süreklilik: Çocuğun belirli bir davranış türünü ısrarlı bir biçimde ve uzun zaman devam ettirmesidir.
- Cinsel rol beklentileri: Erkeklerde kızlara oranla daha saldırgan olmaları beklenirken, davranışları ile erkeklere benzer saldırgan davranan kızların davranışları normalden sapan davranış kategorisine girer.
Çocuklar göremeyeceğimiz bir zamana gönderdiğimiz canlı mesajlardır.
– Neil Postman